Necis olan şeyleri temizleme yolları şunlardır:
1. Yıkamakla temizleme: Pislikler ya gözle görünen veya gözle görünmeyen olmak üzere iki kısımdır. Görünen pislikler elbise ve kaplarda ise onları gidermekle temiz 1eriz. İsterse bir kere yıkanılmakla kaybedilmiş olsun. Su ile giderilmeyip sabun gibi şeylere ihtiyaç duyulunca o necis eserlerinin bulaşığı zarar vermez. Mesela bir adam, necis olan bir elbiseyi üç- beş kere yıkayıp da eserini gideremezse o elbise temizlenmiş hükmüne girer.
Necis boya ile boyanmış elbise, suyu berrak kılıncaya kadar yıkanınca temiz olur. Pisliğin eseri yok olmazsa kaynamış su ile yıkamada mecburiyet yoktur.
Necaset görünmeyen cinsinden olunca (sidik sıçramaları gibi) kuruyunca eseri görünmeyen şeyler üç kere yıkamakla ve sıkmak mümkün olan şeylerde ise her defasında sıkmakla temizlenir. Üçüncü sıkmayı kuvvetli yapmalıdır. Elbiseyi sıkarken fazla kuvveti olduğu halde eskimemesi için az sıksa caiz olmaz.
Sıkılması mümkün olmayan hasır, kilim v.s. gibi şeyler üç kere yıkamak ve her yıkayışta kurutmakla temizlenir. Kurutmak, yıkayıp damlası kesilinceye kadar tutmak demektir. Yeni olan çanak veya çömlek içine şarap veya başka necis şey konsa, her defasında kurutmak suretiyle üç kere yıkamakla temiz olur. Eğer çanak ve çömlek kullanılmışsa üç defa güzelce yıkanıp bir defa kurutmakla kullanılabilir.
Ayakkabı necis olunca her defasında kurutmak şartıyla üç kere güzelce yıkanınca temiz olur. Hasıra necaset bulaşsa ve orada kurusa, hasırı yumuşayınca oğmak, üç kere yıkamak ve her defasında kurutmakla temiz olur.
Necaset yaş ise oğmak gerekmez. Necis olan halı, kilim ve döşemeler bir akarsu içinde bir gece veya bir gün bırakılırsa temiz olur. Üç kere yıkamakla da temizlenir. Şarap küpü eski ve kullanılmış olursa üç defa yıkayınca ve şarap kokusu kaybolunca temiz olur. Elbisenin bir tarafı pislense ve neresinin pislendiği bilinmese ihtiyaten bütün elbise yıkanır. Bunun gibi elbisenin bir koluna necaset bulaşıp hangi kola bulaştığı bilinmezse iki kolu yıkamak gerekir. Tabaklanmış deriye necaset bulaşmış, katılığından dolayı tesir etmemişse, yalnız üç kere yıkamakla; eğer necaset tesir etmişse ve sıkmakta mümkünse her defasmda sıkmak şartıyla, sıkmak mümkün değilse her defasında kurutmak şartıyla üç kere yıkamakla deri temizlenir.
2. Silmekle temizleme: Kılıç, bıçak, ayna gibi şeylere necaset bulaşınca temiz bir bez parçasıyla necasetin eseri kayboluncaya kadar silinmekle temiz olur. Yaş ve kuru olmasında fark yoktur. Yalnız sert ve nakışlanmış olursa silinmekle temizlenmez. Kan alman yeri temiz bir bezle üç kere silmekle temizlenmiş olur.
3. Ovalamak suretiyle temizleme: Meni elbiseye bulaşıp kurusa ovalamak kafi gelir. Eğer yaş ise yıkamak lazımdır. Bu meselede kadın ve erkek meni- si arasında fark yoktur. Ovaladıktan sonra meni eseri kalsa zararı yoktur. Bedene meni bulaşınca kuru olsun yaş olsun, yıkamak gerekir. Meni elbiseden ovalanıp kaybolduktan sonra orası suyla ıslansa yıkamak gerekmez.
4. Tırnak, tas ve agac parçasıyla kazımakla temizleme: Meste bir necaset bulaşıp kurusa kazımakla temizlenir. Şarap veya sidik gibi şeyler üzerine toprak döküp sonra kazınırsa temizlenir.
5. Ovmakla temizleme: Mest ve ayakkabıya bulaşan necaset kuruyunca (görünen necasettense) toprağa ve yere sürtüp ovmakla temizlenir.
Resulüllah Efendimiz:
"Sizden biriniz mestle necis üzerine basarsa o mestleri temizleyen topraktır" buyurdular. Yani toprağa sürüp ovmakla mestler temiz olur.
Yine Peygamberimiz:
"Sizin biriniz mescide geldiği vakit baksın, eğer ayakkabılarında necaset veya sümük gibi şeyler görürse ayakkabılarını yere sürsün ve onlar üzerine namaz kılsın" buyurdular.
6. Kuruyup eseri yok olan bir necis ile pislenen toprak, necis kuruyup eseri yok olunca temiz olur. Bu hüküm teyemmüme göre olmayıp namaza göredir. Zira böyle bir yerde teyemmüm asla caiz olmaz. Güneşle, ateşle, rüzgarla ve gölgede kurumak arasında fark yoktur.
Duvar, ağaç ve ayakta duran otlar ve kamışlar da böyledir. Fakat eğer kamış ve ot kesilince necasetle pislenirse o zaman ancak yıkamakla temizlenir. Kiremitler, yer gibi olup döşeli ise kurumakla temizlenir. Taş ve kerpiçte böyledir. Şu kadar var ki mermer gibi suyu emmeyen cinsten olursa yıkamakla temizlenir.
7. Yakmak ile temizleme: Koyun ve keçi pislikleri yakılarak temiz olurlar. İnsan necisi de böyledir. Koyunun kanla bulaşmış başı yakılınca kan eseri kalmazsa temiz olur. Murdar çamurdan yapılmış çömlek ve testi pişirilince temizlenir.
8. İstihale yoluyla temizleme: Yani herhangi bir maddenin bünye itibariyle değişikliğe uğrayarak başka bir madde olması. Yeni kap içerisinde olan şaraba tuz atarak sirke yapılsa bilittifak temizlenir. Şarap suya veya su şaraba katılsa bilahere sirke olsa temiz olur. Fare şarap içine düşse parçalanmadan çıkarılsa, şarap sonra sirke olsa temiz olur. Eğer fare şarap içine düşüp şişse ve sonra sirke olsa kullanılmaz. Bunun gibi şarabın içine sidik aksa da şarap sirke olsa kullanılması caiz olmaz. Murdar olan sirke şaraba dökülse şarap sirke olsa o da kullanılmaz. Domuz ve eşek tuzlaya düşüp orada tuzlaşsa, necaset kuyusu toprak olsa ve murdar zeytinyağı sabun yapılsa temiz olur. Necis olan şeylerin damlayan buharları da necistir. Mesela şarap kaynatılıp buharından yapılan rakı da şarap gibi necistir.
9. Dabakatla temizleme: Dabakat ya hakiki veya hükmi olur.
Hakiki dabakat: Mazı, palamut, şap ve tuz gibi şeylerle deriyi kokmaktan ve bozulmaktan korumakla olur. Bu şekilde dabaklanan deri ıslansa da necis olmaz.
Hükmi dabakat: Deriyi toprak üzerine, güneşe veya rüzgara koymakla kokmaktan ve bozulmaktan korumaktır. Bu suretle deri kuruduktan sonra ıslansa da, sahih olan necaseti geri gelmemesidir. İnsanın ve domuzun derisi dabakat kabul etmez. Diğer hayvanların derileri dabaklanmakla temiz olur. Hatta köpeğin derisi de dabakla temiz olup diğer deriler gibi üzerinde namaz kılmabilir. İnsanın derisi mekruh olduğu için, domuzun derisi ayn-i necis olduğu için dabaklanma kabul etmez. Köpeğin derisi dabaklan- dıktan sonra seccade yapmak caiz olduğu gibi kova yapmak da caizdir.
10. Meşru bir surette kesilmekle temizleme: Üzerine besmele çekilerek kesilen hayvan eti yenen cinsten olursa eti, derisi ve diğer bütün kısımları temiz olur. Yani namaz kılacak kimsenin üzerinde bulunduğu zaman namazı sahih olur. Eti yenmeyen cinsten olursa yalnız derisi temiz olur. Domuzun derisi hiç bir şekilde temiz olmaz.
11. Suyunu çıkarmakla temizleme: Bu şekilde temizleme kuyuların temizlenmesi konusunda anlatılmıştır.
12. Ovmak suretiyle temizleme: Donmuş yağın içine fare düşse ve ölse, etrafı oyularak atılır, diğer kısımları temiz olur. Düşen fare mayi bir yağın içeri¬sinde ölse o yağ yakma veya dabaklama işlerinde kullanılır. Böyle bir yağ ile dabaklanan deri üç kere yıkanıp sıkmakla temizlenir. Sıkmak mümkün değilse kurutulur.
13. Yontmakla temizleme: Tahta veya ağaçtan yapılmış yeni kaplara necaset bulaşınca yontmakla temiz olur. Böyle kaplar kullanılmış olursa her defasında kurutmak şartıyla üç kere yıkamakla temizlenir.
14. Kaynatma ile temizleme: Necis olan bal, miktarı kadar üzerine su konur ve kaynatılır. Eski durumuna gelince yeniden su konur ve kaynatılır. Böylece üç defa tekrar edilince bal temiz olur. Pekmez ve süt de böyledir. Murdar olan süt peynir yapılmakla temiz olur.
15. Üzerine su dökmekle temizleme: Zeytinyağı ve ona benzeyen donmamış yağlar necis olunca, yağ miktarı kadar su konup karıştırılır. Suyun üzerindeki yağ alınır. Bu üç kere tekrar edilince yağ temiz olur.
16. Toprağı kazıp altını üstüne getirmekle temizleme.
Tavuğun tüylerini yolmak için tavuğu kaynayan suyun içine atınca temiz olmaz. Eğer su kaynar bir halde değilse üç kere yıkamakla temizlenir.
Köpek insanın bir organını veya elbisesini ağzı ile ısırsa, yaşlık bulaşmadıkça temiz olur. Köpek mescidin bir hasırı üzerinde uyuşa, necaset eseri bulunursa pis olur.
Filin kemiği temiz, salyası necistir. Ekmek arasında fare pisliği bulunsa, o pislik katı halde ise, pislik atılıp diğer kısmı yenir.
Deve, koyun ve keçi pisliği, süt sağarken kaba düşse o anda çıkarılsa süt temizdir. Eğer dağılmışsa o sütte hayır yoktur.
Hamamın kullanılmış sularından sulanan bahçelerin sebzelerinden yemek caizdir. Üzerine Besmele okunmadan ölen hayvanın memesinden kalan süt temizdir. Harmanda hayvanların idrar ve terslerinin isabet ettiği kısım yıkanmakla temizlenir. Ölüden çıkan da temizdir. Mesela otlamamış kuzudan çıkan peynir mayası temizdir.
Temiz ete necaset karışsa üç kere kaynatıp soğutmakla temizlenir.
Bir kuyuya ma-i müsta’mel (kullanılmış su) aksa, asıl suyla hangisi çoksa, çok su ile hükmolunur.
İSTİNCA: Necaseti (pisliği) su ve taş gibi şeylerle gidermektir.
İSTİBRA: İdrar yaptıktan sonra çıkan yaşlık eserini kurutmaktır. Erkeklere aittir. İstibra, gezinmekle, öksürmekle, sol tarafına yatmakla olur. Pamuk kullanmak en sağlamıdır. İdrar yaşlığının kaybolduğuna kalbi tatmin olmadıkça abdeste başlamak caiz olmaz. Necaset çıktığı yerden başka yere bulaşmadıysa istinca sünnettir. Eğer bulaşmış ise ve bir dirhem miktarı kadar ise su ile yıkanması vacip olur. Bir dirhem miktarından fazla ise yıkanması farz olur.
Cünüplükten, hayızdan ve nifastan dolayı yıkanırken necaset çıkan yerleri yıkamak farzdır. Oralarda necaset az olsa da. Büyük ve küçük abdesti yaparken ve temizlenirken kıbleye karşı durmak-ve kıbleye arka çevirmek nehyedilmiştir. Büyük abdes yapan küçük çocuğu kıbleye karşı tutmak da böyledir. Uykuya yatarken ve uyanık hallerde ayakları kıbleye karşı uzatmak mekruh olduğu gibi, Kur’an-ı Kerim ve dini kitaplara karşı ayakları uzatmak mekruhtur.
Büyük abdes ve idrar yaparken güneş ve aya karşı durmak mekruhtur. Çünkü ay ve güneş Allah Teala’mn varlığına ve büyüklüğüne en büyük delillerdir.
İdrar yaparken, sidik insan üzerine geleceğinden rüzgara karşı durmak kerahatlidir. Avret/ mahallini uçmak haramdır. Avret yerlerini açmadan su ile temizlenme mümkün olursa en iyisi yapılmış olur. Su ile yıkamak mümkün olmazsa taşlarla temizlemek yeterlidir. Temizlik sağ el ile değil, sol el ile yapılmalıdır. Peygamber Efendimiz:
"Sizin biriniz su içtiği vakit kabın içerisine üflemesin ve helaya girdiği vakit sağ eliyle avret mahallini tutmasın, sağ eliyle istinca yapmasın" buyurmuşlardır.
Yenen şeylerle, hayvan tersiyle, kemikle, hayvan yiyecekleriyle, başkasının hakkı olan şeylerle, kömürle, saksı, çanak, çömlek kırıklarıyla, camla istinca etmek yasaklanmıştır. Ağaç yapraklarıyla ve kamışla istinca yine mekruhtur. Taş, kireç, eski bez, pamuk ve keçe ile istinca yapılır.
Helaya girerken namaz kılman elbiseden gayrisiyle girmek müstehaptır. Bu mümkün olmazsa necasetten ve ma-i müsta’melden sakınmaya dikkat edilmelidir. Helaya girerken başı kapalı olarak girmeli ve girmeden önce "Bismillâhi Allâhümme innî eûzü bike minel hubsi vel habâis " demelidir. Kaza-i hacet için helaya giren bir müslümanm, yanında Allah Teala’nm ismini ve Kur’an’dan yazılı olan bir şeyi bulundurması caiz olmaz. Ancak kapalı bir şeyin içinde olursa mümkün olur.
Helaya sol ayakla girmeli, çıkarken sağ ayakla çıkmalıdır. Ayakta iken avret mahalli açılmaz. İki ayağın arası geniş tutulur ve sol tarafa meylederek oturulur. Helada konuşulmaz. Allah’ın ismi anılmaz ve selam verilirse karşılığı verilmez. Aksırana' Yerhamükellah" denmez. Hacet yokken avret mahalline, necasete bakılmaz, tükürülmez, sümkürülmez, gereksiz yere öksürülmez. Bedenle oynanmaz, göz göğe kaldırılmaz, çokça oturulmaz.
Gerek akarsuya, gerekse durgun suya ve kenarlarına, ağaç altına, ekin içine, gölgeye, mescit yanma, namaz kılman musallaya, kabirler arasına ve yollar üzerine abdes bozmaktan çekinilmelidir. Yerin aşağısına oturup yukarı doğru, fare, yılan ve karınca deliklerine idrar yapmak mekruhtur.
Ayakta ve yan üzere yatarak yapmakta mekruhtur. Abdest aldığı veya gusül ettiği yere idrar yapmak yine mekruhtur. İdrar yapacağı yer sert zeminse sıçratmamak için o yeri kabartmak lazımdır.
İdrar yapıldığı zaman ön ve arka tarafını yıkamak müstehaptır.
Taş ile istincada, üç taş alınıp birinci taşla önden arkaya doğru, ikinci taşla arkadan öne doğru, üçüncü taşla önden arkaya doğru silinir. Yaz mevsiminde böyledir. Kış mevsiminde ise bunun aksinedir.
Su ile istincada, yıkadıktan sonra bir bezle kurulanmak lazımdır. Yellendikten sonra yıkamak bid’attır. İstincada şart olan temizlemektir. Hatta bir taşla da temizlik yapılsa istinca yapılmış olur. Üç taşla temizlik yapılmayınca sünnet yerine getirilmiş olmaz.