"Hasbünallâhü ve ni’mel vekil”.
Mânâsı: Bize Allah, kafidir. O ne güzel vekildir.”
Ey Allah Diyen Dosti Bu mübârek duâ için Sevgili Peygamberimiz, şöyle buyurmuştur:
“Sizden herhangi biriniz, büyük bir hâdise ile (elem-keder; dert-belâ, üzüntü-sıkıntı düşman ile karşılaşma gibi), bir belâ, bir musîbet ile karşılaştığınız zaman:
“Hasbünallâhü ve ni’mel vekîl” deyiniz. Allâh, düşmüş olduğunuz o belâyı sizin üzerinizden uzaklaştırır.
Önceden 100 Kere Okumak:
Evet, herhangi bir hâdiseden korkan kimse, (100) yüz kere
“Nimel Mevlâ ve ni’men-nasîyr” diye ilâve etsin.
“Ve korktuğundan emin olsun." buyrulmuştur.
Âl-i İmrân Sûresi’nin 173 ncü âyetinde Müslümanların düşmanla karşılaştıklarında Hasbünallâhü ve ni’mel vekîl” diyerek Allah’a sığındıkları bildirilmektedir.
Âyetin meâli (Türkçe anlamı) şöyledir:
“O mü’minler öyle kimselerdir ki, halk tarafından kendilerine “düşmanlarınız size karşı büyük ordular hazırladı. Onun için onlardan korkmalısınız.” dediler. Halkın bu sözleri mü’minlerin Müslümanların îmânlarını arttırdı da şöyle dediler:
Hasbünallâhü ve ni’mel vekîl’’ desin. Yüzüncü defada da:
kafidir. Ve O ne güzel vekildir. (Koruyucudur.)” dediler.
“Ve sonra da kendilerine düşman tarafından hiçbir zarar dokunmadı.” (Âl-i İmrân Sûresi, âyet 173)
Evet, Ey Hakk İçin Kardeş! Sana düşmanlık yapan ve yapacak olan kim olursa olsun sen hemen:
“Hasbünattâkü ve ni’mel vekîl” veya “Hasbiyallâhü ve ni’mel vekîl" demelisin ve bu mübârek kelimeler senin manevî silâhın olmalıdır.
“Hasbünaüah...” “Allah bize yeter” “Hasbiyaüâh...” “Allah bana yeter” demen sana kâfi gelecektir.
Ey Kardeş! Biliyor musun? Hz. İbrâhim Peygamber, Nemrud’un ateşinden bu mübârek kelime ile duâ ederek kurtuldu.
Nemrud kâfiri Hz. İbrâhim’i ateşe atınca Hz. İbrâhim:
“Hasbiyaüahü ve nimel vekîl" dedi.
Mânâsı: “Yüce Allah'ım bana kafidir, beni ateşten, Nemrud kafirinin zulmünden, ateşinden kurtarmak için Allah’ımın gücü, kuvveti kafidir. Allah'ın gücü, kuvveti benim kurtulmama yeter”, diyerek duâ etti. Yüce Allâh da, Hz. İbrâhim’i o zalimin ateşinden kurtardı. Adeti yakmak olan ateş, Hz. İbrâhim içine düşünce güllük gülistanlık oluverdi.
Hatta Cebrâil (Aleyhisselâm) Hz. İbrâhim’e gelip:
“Ya İbrâhim, emret seni bu ateşten kurtarayım” dedi. Hz. İbrâhim, Cebrâil’den yardım istemedi. Ve yukarıdaki duâyı: “Allâh bana kafidir. O ne güzel vekil (koruyucu)dur” diyerek niyâz etti.
Hz. İbrâhim eğer Allâh’tan istemeyip Cebrail'den kurtarmasını isteseydi ateşte yanıp gidecekti. Çünkü O ateşe Allâh’tan başka kimse söz geçiremiyecekti.
Ey Dost! Biz de karşılaştığımız zorlukları, sıkıntı ve bunalımları bu mübârek kelimeleri okuyarak yok edelim ve onlardan kurtulalım.