İmanın Alameti

"Herşeyin bir alameti, nişanı vardır. İmanın alameti de namazdır."

"Namaz dinin direğidir. Bir kimse namazı vaktinde eda ederse, dini ikame etmiş olur. Bir kimse namazı terkederse dini yıkmış olur.."

"Beş vakit namaz ki, onu Allah Teala kullarına farz kılmıştır. Bir kimse namazların abdestlerini güzelce alıp vaktinde rükularının, secdelerini tamam yaparak, zihnini ve fikrini dünya işlerinden kurtararak, kalb ve himmetini namaza sarf edip huzur ve huşu ile eda ederse o kimseyi af ve mağfiret etmek için Allah’ın kuvvetli va’di vardır."

Bu hadisi şerifler namazın farz olduğuna delalet ettiği gibi, Rasulü Ekrem Efendimiz’in, İslama ilk giren kimselere ilk önce tevhidi (bir Allah inancını) sonra namazı emir ve talim buyurmuş olmaları ve kendilerinin de ömürleri boyunca farz namazları terk etmemeleri birer delildir.

3- Namazın farz oluşunun icma-ı ümmet ile sabit olması:

Rasulüllah Efendimiz’in asrı saadetlerinden bu¬güne kadar geçen ashab-ı güzin, müctehidin-i kiram ve bütün İslam alimleri namazın farz olduğunda görüş birliği yapmış olup, hiçbiri tarafından namazın farz oluşunda şüpheye delalet eden bir söz bile söylenmemiştir. Binaenaleyh namazın terkine hiç bir şekilde şer’i kayıt olmayıp, her mü’minin namaza devamı; üzerine şart olan bir borcudur.

Namazın farz olduğunu inkar eden kimseye mü’min denilemiyeceği gibi, farz olduğuna iman ederek terk ve kılmakta tembellik gösterenlere Allah Teala’nm azabı ulaşır. Belki Allah af da eder.

Buraya kadar anlatılan delillerden namazın şeksiz ve şüphesiz Allah’ın emri olduğu anlaşılmış oluyor. Bundan sonra namazın hükümleri anlatılacaktır.