1. Hadesten ve necasetten taharet,
2. Setri avret,
3. Hutbeye başlamadan önce minbere oturmak.
4. Hatibin önünde ezan okumak.
5. Ezan okunduktan sonra hatibin ayağa kalkması,
6. Cemaata karşı durmak,
7. Gizlice euzü besmeleden sonra Allah’a hamd ve sena ile başlamak,
8. Şehadet getirmek.
9. Peygamberimiz üzerine salat ve selam getirmek
10. Vaaz ve nasihat yapmak,
11. Kur’an’dan bir ayet okumak.
12. İki hutbe okumak,
13. İki hutbe arasında oturmak.
14. İkinci hutbede tekrar Allah’a hamd ve sena, Resulü’ne salat ve selam getirmek.
15. Bütün mü’minlerin nusret ve selametine dua ve istiğfar etmek.
16. Cemaatın hutbeyi işitebilmesi.
17. Hutbeleri mümkün olduğu kadar kısa yapmak.
Birinci ezan okunduktan sonra temkin ve vakarla cumaya girmek, alayiş ve gösterişi terketmek lazımdır. Hatip hutbeye çıkınca namaz kılınmaz, dünya kelamı söylenmez, teşbih ve Kur’an okunmaz, salavatı şerife getirilmez. Bunları yapmak mekruhtur. Aksırana (yerhamukellah) denmez. Yemek yenilmez, su içilmez, sağ ve sola bakılmaz.
Namazda haram olanlar hutbede de haramdır. Hutbe okunurken isterse bağdaş kurup oturur, isterse dizlerini dikip ellerini bağlayarak oturur. Velhasıl nasıl kolay gelirse öyle oturur. Zira hutbe, ameli ve hakikaten namaz değildir Yalnız namazda oturur gibi oturmanın müstehap olduğunu söyleyenler vardır. Hatibin duasına amin denilmez.
Cuma namazı üzerine farz olmayan kimseler cuma namazını kılsalar, vaktin farzını kılmış sayılırlar. Özürü olmayan cuma namazını kılmayıp öğle kılsa sahih olmaz. Fakat bir sebeple cuma namazına yetişemeyen öğle namazını kılar. Özürlü ve hapis olanların kasabada cemaatla öğle namazı kılmaları mekruhtur.
Cuma namazına teşehhüdde veya yanılma secdesinde yetişen kimse imama uyar, selamdan sonra namazı tamamlar.
Buhari şerifteki bir hadiste: "Bir kimse Cuma gününde gusleder, saç ve sakalını yağlar, elbisesini, bedenindeki fazla kılları temizler, bıyıklarını kısaltır, güzel kokular sürünür, evinden çıkıp camiye erken gelir ve hiç bir kimseyi rahatsız etmeden mümkünse ileri safa geçer, Cuma namazını kılar.
İmam hutbe okuduğu sırada sükunetle dinler. Böyle yapan kimsenin gelecek cumaya kadar olan günahları mağfiret olunur."
Diğer bir hadisi şerifte:
"Müezzin, şehit ve cuma gecesi vefat eden kimseyi Allah Teala kabir azabından masum kılar" buyurulmuştur.
Yine: "Cuma gününde bir saat vardır ki, her kim bu saatta dua eder, Allah’tan bir şey istemesi o saate rastlarsa, Cenabı Allah şüphesiz o şeyi verir" buyurulmuştur.
Bu icabet saati hakkında kırk kadar görüş vardır ki bunlardan en sahihi, hatibin minberde oturduğu zamandan namaz kılmcaya kadar geçen vakittir. Bu vakitte dua kalben yapılır. Bazıları ikindi namazından güneş batmcaya kadardır, demişlerdir. Bu zamanda teşbih, tehlil ve salavat ile meşgul olmak gerekir.
Cuma namazı önce dört rekat sünnet, sonra iki rekat farz, ondan sonra da yine dört rekat sünnet olmak üzere on rekattır. Bunlardan sonra (Vaktine erişip henüz eda edemediğim zuhru ahire niyet eyledim) diyerek dört rekat namaz daha kılar. Ondan sonra vaktin sünnetine diye niyet ederek iki rekat namaz daha kılar. Bu sünnetlerin hepsinde Fatiha ve zammı sure okunur.
Zuhru ahir niyetiyle kılman namazda üzerinde kaza namazı olan ilk iki rekatında Fatiha ve zammı sure okurlar. Son iki rekatta yalnız Fatiha okurlar. Üzerinde kaza namazı olmayanlar her rekatta Fatiha ve zammı sure okurlar. Cuma günü (Kehf) suresini okumak menduptur.