İLİM

İLİM

Seccade

Aziz müminler!

Allahu Teala şöyle buyurmaktadır:

“İşte biz, temsilleri insanlar için getiriyoruz. Fakat onu alimler anlar.”396

“Kulları içinde ancak alimler, Allah’tan (gereğince) korkar.”397

“...De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur

mu?”398

“Kendilerine ilim verilenleri derecelerle yükselt¬sin.”399

Allah Rasulü (sav) şöyle buyurmaktadır: “(İmanlı) alimin (cahil) abide (ibadet edene) üstünlüğü, benim sizin en aşağınıza üstünlüğüm (faziletim) gibidir. Allah ve melekleri, gök ve yerde yaşayanlar hatta balıklar, insanlara hayır öğretenlere rahmet dilerler.”400

 

Allah Rasulü (sav) şöyle buyuruyor:

“İlim talep etmek, her Müslüman erkek ve kadına farzdır.”401

Allah Rasulü (sav) şöyle buyuruyor:“Kıyamet gününde üç zümre şefaat edecek; Peygamberler, sonra alimler (ilmiyle amel edenler), sonra şehitler.”402

Bütün kainatı yaratan Allah, en son ve en büyük peygamberine gönderdiği ilk âyet “oku, ilim öğren” emridir. Allah’ın ilme verdiği önemin ne kadar büyük olduğunu bu ilk ayeti açıkça göstermektedir.

 

Yüce Allah, ilmin ne kadar önemli olduğunu ayetleri ile beyan etti. Allah sevgilisi (sav) de her zaman ilmin kudsiyetini, faydasını anlatmıştır.

Okumak, Allah’ın ilk emri olduğu için Yüce Peygamber (sav) ilim öğrenmenin erkek ve kadın her müslümana farz olduğunu bildirmiştir.

Yukarıdaki ayet ve hadisleri incelediğiniz zaman, ilimsiz hiçbir şey olmayacağını anlamamız gerekir.

 

Müslümanların pek çok düşmanı var. Fakat hepsinin üstünde en büyük düşman cahilliğimizdir. Hertürlü düşmanın başıdır. Başımıza ne felaket geldi ise cehaletten gelmiştir.

 

İlimsiz olarak yaptığımız her işimiz yanlış olabilir, hatta samimiyetle yaptığımız ibadetlerimiz bile... Allah’a ibadet ediyorum niyetiyle puta taptığının farkında bile olmaz. İlimsiz yaptığımız her işimiz, zifiri karanlıkta yürümeye benzer, ayağını nereye bastığını bilemez; çukura mı, çamura mı, pisliğe mi bilemez. Ama önünü aydınlatacak bir el feneri verirseniz, önünü aydınlatır; gideceği yere salimen erişir.

 

Şöyle cereyan eden bir olayı anlatalım: İki kardeşten birisi, ilim tahsil etmeye karar verir. İlim yoluyla Allah rızasını kazanacağını söyler. Öbür kardeşi ise “Ben devamlı ibadet yapacağım, ilim öğrenmek için senelerimi kaybetmem” dedi. On sene sonra biraraya geldiler. İlim öğrenen kimse büyük alim olmuş. Öbürü ise devamlı ibadet etmesiyle gurur duyarak şöyle der: “Sen ilim öğrenmek için vaktini öldürürken ben çok namaz kıldım. Gece gündüz durmadan namaz kıldım. Hele bir olaydan sonra sevabım kat kat arttı. Bir gün secdeye giderken alnım küçük bir fareye değdi, öldü. Çok üzüldüm. Onun hakkını ödemek için leşini sarığımın arasına koydum, onunla senelerce namaz kıldım, sevabım çok

 arttı” dedi.

 

İlim öğrenen kardeşi: “Kardeşim ben sana demedim mi ilimsiz ibadet olmaz. Senin farenin leşiyle kıldığın namazın hepsini yeniden kılman, kaza etmen lazım. Hatta kıldığın nafile namazları bile kaza etmen vacip. Çünkü bir namaz nafile de olsa bozulursa, yeniden kılmak vaciptir.”

O: “Niçin namaz bozulsun?” dedi.

 

Alim kardeş: “Çünkü namazın şartlarından birisi necasetten taharet (pislikten temizlenmek)tir. Farenin her şeyi pistir, necistir. Onunla namaz olmaz.”

Bunun içindir ki, ilmiyle amel eden alimin fazileti çok fazladır.

 

Yine basından görüyoruz, falanca sporcu, falanca artist Eyüp Sultan’dan yardım istedi. Cehaletten böyle yazıyorlar. Eyüp Sultan ziyaret edilir, ruhuna Fatiha, İhlas okunur, ancak Allah’tan yardım istenir. Fakat cahilliklerinden böyle söylüyorlar.

Müslüman herşeyden önce dininin ana prensiplerini bilmelidir.

 

Farz-ı Ayrı İlim, Farz-ı Kifaye İlim:

İslam’da ilim; farz ilim, farz-ı kifaye ilim olarak ikiye ayrılır:

 

1) Farz-ı Ayn: Her müslüman, İslam’ın itikad

 

 

ibadet, ahlak ve ahkam esaslarını bilmelidir. Buna zaruratı diniyye (dinî zaruretler) denir.

1- Farz,2- Vacip, 3- Sünnet, 4- Müstehap, 5- Mübah, 6- Haram, 7- Mekruh, 8- Müfsid. Bunlara efali mükellefin (mükellefin filleri) denir. Müslümanın bunları bilmesi lazımdır. Her hareketi, hali bu sekiz esastan birine girer. Mesela yatsı namazının ilk sünneti, sünnet-i gayr-i müekkede, sonra dört rekat farz, sonra iki rekat sünnet-i müekkede, üç rekat vitir namazı vaciptir. Uyumak, yeme, içme mübah; evvabîn, duha namazı kılmak müstehaptır. Vücudumuzdan kan çıkması namazı bozar. Buna da müfsid denir. Bunları bilmeyen kardeşlerimiz, sevap kazanıyorum zannı ile günah kazanıyor. Mesela Fatih camiinde cenaze olduğu zaman Ayetel Kürsî’yi müezzinler okur. Teşbihler çekilmeden duaya geçilir. Bazı müslümanlar, müezzin Kur’an okurken teşbih çekerler, böylelikle teşbih sevabından mahrum kalmamak için. Halbuki günah kazanıyorlar, farkında değiller. Çünkü Ayet’el-Kürsî, Kur’an’dan bir ayettir. Kur’an’ı dinlemek farz-ı kifayedir. Okunanı duyanın dinlemesi farzdır, dinlememesi günahtır, farzı ihlal etmiştir. Teşbih ise müstehaptır. Yaparsa sevabı var, teşbihi çekmezse günahı yoktur. Yine her Müslüman hayatının maişetini temin için kâfi bilgileri öğrenmelidir. Müslüman ne iş yaparsa en iyi, ensağlam, en temizini yapar. Helal kazanır.

 

2) Farz-ı Kifaye: Zaruratı diniyyenin (dinen bilinmesi icap eden ilimlerin) dışında bir kısım ilimler var ki, onları bir kısım insanlar bilirse, diğerlerinden düşer. Bir bölgede bir fizikçi, bir kimyager, bir mühendis, bir veteriner yoksa, o bölge insanlarına bu insanları bulmak, yetiştirmek farzdır. Ama ihtiyacı görecek miktarda ilim adamları gelirse o bölge halkından farz düşer.

 

İlim Öğrenmek:

 

Her müslüman, hangi yaş, hangi seviyede olursa olsun ilim öğrenmeye çalışmalıdır. Boş vaktini değerlendirmesi gerekir. Küçükken öğrenmemiş Müslüman da imkan buldukça İslam’ı öğrenmelidir.

 

Birgün Allah Rasulü (sav), ashabı ile mescitte (camide) sohbette iken üç kişi geldi. Biri ha- lakada bir boşluk vardı, oraya oturdu; birisi de onun arkasına oturdu. Üçüncüsü ise geri dönüp gitti. Allah Rasulü (sav) konuşmasını bitirdikten sonra şöyle buyurdu:

 

“Bu üç kişinin durumunu bildireyim:

 

“Birincisi (halakada yer bulup oturan), Allah’a sığındı. Allah’ın rahmetine, rızasına kavuştu. Diğeri (arkasında oturan), utancından arkaya oturdu. Allah da ona lütfetti. Üçüncüsü (giden) ise yüzçevirip gitmiş, Allah da ondan yüzçevirmiştir.”403

 

Her türlü ilmi öğrenmek için en güzel emri Allah Rasulü vermiştir. “Hikmetli söz müminin (kaybolmuş) yitiğidir. Nerede bulursa onu alır, ona en hak sahibi olan odur.”404

Bu hadis-i şerifin ifade ettiği derin manaya dikkatinizi çekerim. Hikmet, ilim müminin aslî malıdır, kaybolmuştur. Başkasının malı değildir. Nerede bulursa alır, bu hikmeti bulan ister kafir, ister Budist olsun. Şöyle ki yolda cüzdanımız düşse bunu bulan ister Müslüman, ister gayri müslim olsun, hemen alırız. Çünkü cüzdan bizim kaybolmuş malımızdır.

 

İlim Öğretmek, Tebliğ Etmek

“Allah, kitap verilenlerden “onu mutlaka insanlara açıklayacaksınız, onu gizlemeyeceksiniz” diye söz aldı.”405

 

Allah Rasulü buyurdu ki:

“Kim bildiği ilmi gizlerse, kıyamet gününde Allah ona ateşten gem vurur.”406

 

 

 

Allah Rasulü (sav) buyurur:

“İnsanoğlu öldüğü zaman ameli (sevabı) kesilir. Ancak üç şeyden kesilmez: 1-Sadaka-i cariye (cami, okul, çeşme gibi). 2- Kendisinden istifade edilen ilim (kitap yazması, ilim adamı yetiştirmesi).

 

3- Kendisine (hayır) dua eden evlat bırakması.”407

 

Yalnız bu hadisi şerifi yanlış yorumlayanlar çıkıyor. Bu üç madde dışında bir hayrın ölüye gitmeyeceğini iddia edenler var. Onlara göre ölmüş kimseye Kur’an gitmez, onun ruhuna başkasının gönderdiği Kur’an gitmez, onlar ölmüştür. Duymazlar, işitmezler, onlar için sadaka hediyesi gitmez” derler. Bu hadisi şerifi delil gösterirler.

Böyle yanlış anlayanlar, hadisteki derin manayı anlamayan, anlayıştan nasibi olmayanlardır.

 

Burada insanoğlunun ölmesiyle bu üç maddenin dışında amelinin kesilmesi demek, insanoğlunun kendisinin yapacağı sevap kalmamış demektir. Yoksa başkalarının ona göndereceği amel yok manasına değildir.

Hiç duymasalar Allah sevgilisi , onlara hitap eder miydi? Müslüman kabirlerinin yanından geçerken selam verir miydi? Dua okur muydu?

Yüce Yaratan, İslam’ı yanlış anlayanlara hidayet versin...

 

KURANI KERİM

 

çocuk hediye

Etiketler: Dinde ilim ne Demek, 12 ilim nedir, İslamda ilim nedir, Kaç çeşit ilim vardır, ilim nedir allah'ın sıfatlarından, Evde ilim öğrenmek, islâm'da 12 ilim hangileridir, ilim allah'ın hangi sıfatıdır,
Ekim 24, 2023
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı

Sizlere en iyi alışveriş deneyimini sunabilmek adına sitemizde çerezler(cookies) kullanmaktayız. Detaylı bilgi için Kvkk sözleşmesini inceleyebilirsiniz.